28 Kasım 2010 Pazar

İzmir

Buraya bir fotograf gelecek.
1957 benim dogumumun sebep yılıdır.
Ve tabagın kenarındaki desenler asimetrikse hosuma gider.

A Moment to Remember filmini izlerken gözyaşlarımla boğulmadıysam, daha da boğulmam diyordum. İnsan tükürdüğünü yalar mı?
Ahmet Ümit artık can sıkmaya başlamadı mı?
Hayata bir defa geliyoruz, tadını çıkaralım.
Sanki tek taraflı bir şeymiş gibi.
Ne çok etken var.

Kurudut, kuru üzüm, kuru incir, kuru kayısı ve ıhlamur.
Biraz sıkkınlık.
Dost sesi, dost kucağı, dost ıhlamuru.
Dostlar candır hayatımda.
Özlerim delice.

İzmir'de Silence isimli bara giderdik. Her şey o kadar eğlenceli gelirdi ki MFÖ'nün "Sakın Gelme" şarkısında şımarık şımarık oynarken, iki yıl içinde bütün bunların sadece birer anıya dönüşeceğini, insanların, hayatın değişeceğini düşünemezsiniz.
Ve zaman, zaman ki değiştiren. Zaman ki umutları farklılaştıran.

"Var" lık bazen "yok"luğa neden olabiliyor.
Var dediniz, kaybettiniz.
Ya da kaybettirdiniz.
Oysa ki.
Yok artık oysalar.

Midye dolma da yok. Tava da.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder